Uzun yıllardır, yaşamakta olduğu Konya’nın gündelik yaşamını ve insanını fotoğraflarla belgelemeye çalışan Soner Yaman,1978 Yılında Kocaeli’de doğmuştur. Fotoğrafla ciddi anlamda 1998 yılında ilgilenmeye başlamış ve edindiği analog makinelerle Siyah-Beyaz negatif ve renkli diapozitif filmler kullanarak, bulunduğu çevreyi “belgeleme” gayreti içine girmiştir.
1999 yılında, Marmara Depremi’nden 2 ay sonra Konya’ya yerleşmiştir. 2004 yılında Selçuk Üniversitesi Arkeoloji bölümünden mezun olmuştur. 2005 yılında, baskılarını kendi karanlık odasında hazırladığı 30 adet siyah-beyaz fotoğraftan oluşan ve “SAKLI KARELER” ismin verdiği, ilk kişisel fotoğraf sergisini Konya’da açmıştır.
2000-2005 yılları arasında Konya fotoğraf Amatörleri Derneği (KONFAD) üyeliği yapmış. 2006 senesinden bu yana aralarında Birol Üzmez, Tülün Üzmez, Tolga Taçmahal’in de bulunduğu “Simurgphotos” isimli Belgesel fotoğraf oluşumunun içinde yeralmaktadır.
Fotoğrafları Üniversitelerde, fotoğraf günlerinde ve fotoğraf derneklerinde “sunum” olarak fotoğraf severle buluşmuştur.
Simugphotos üyesi olarak fotoğraf çalışmalarını serbest fotoğrafçı ve fotoğraf eğitmeni olarak sürdürmektedir.
BATAK
O gün diğer günlerden farklıydı. Bir işçi çalıştığı döküm fabrikasına giderken yanında bir deste iskambil kağıdı götürmüştü. Öğle paydosu olduğunda yemekten hemen sonra fabrikanın bir köşesine çekildiler ve eski bir tahta parçası üzerinde iskambil oynamaya başladılar. Kendilerine ayrılan serbest zaman diliminin bitmesine 45 dakika vardı ve sonrasında kendilerini bekleyen ağır çalışma koşullarında çalışmaya devam edeceklerdi.
Fabrika sahibi durumdan haberdar olmuştu ancak işyerinde iskambil oynanmasına, ”Günde 14 saat çalışan işçilerini, daha önceki öğle paydoslarında oynadıkları futbol yüzünden yorgun düşmelerini ve sakatlanmalarını; bu durumun da iş performansının kaybına yol açtığını düşündüğünden” razı olmuştu.
Oyun sadece bilenleri değil bilmeyenleri de kendisine çekmişti.4 kişinin oynadığı oyun diğer işçilerin de merak konusu olmuştu.
Günler günleri kovaladı ve her öğle paydosunda gerçekleştirdikleri bir alışkanlık halini aldı. Kolasına veya poğaçasına oynadıkları bu oyunda işçiler, bu oyun anını kendi siyah-beyaz hayatlarında bir “renk” olarak görmeye başladılar.
Çetele defterleri tutuluyor her sayfasını işaretlerle dolduracak şekilde oynuyorlardı. Ellerindeki isler iskambil kağıtlarına ve deftere geçiyordu.
İkibin sekiz yılı içinde Konya Dökümcüler Sanayi Sitesinde çalıştığım bu fotoğraf çalışmasından bu yana belki de halen çalıştıkları fabrikanın bir köşesinde oyunlarını oynamaya devam ediyorlardır.
“Batak” ismini, oynadıkları batak oyunundan alır. 2008 Yılında “HSBC Görmek Dokunmaktır” isimli fotoğraf yarışmasında 430 fotoğraf projesi (portfolyo), toplamda 5000’e yakın fotoğraf arasından birinci seçilmiş. Jüri üyesi Ara Güler tarafından, genel yönetmenliğini yaptığı İZ DERGİSİ’nin 18.sayısında yayınlanmıştır. Ara Güler beğenisini ve fotoğrafların yayınlanma aşamasını “FOTO MUHABİRİ ARA GÜLER” isimli kitabında şu şekilde anlatmaktadır.
“Bir resimler geldi. İşçi resimleri korkunç güzellerdi ya, sonra dereceye girdi. Hemen İZ’e kullanalım dedim üç-dört tanesini…”
This post is also available in: İngilizce